Kitap okumak sevgi işidir, emek ister. Birden kendini teslim etmez sizlere. O nu elde etmek için
sadece elinizden geleni yapmanız yetmeyecektir çoğu zaman... sizden daha fazlasını isteyecektir.
Ki o zaman kitap okumanın kıymeti anlaşılabilsin.
Neden bir çoğumuz kitap okumaktan uzak duruyoruz? Bu soruyu kendinize bir sorun isterseniz.
Ama bir çok cevap birbirinin aynısı olacaktır " Vaktim yok, çok yoğunum, yavaş okuyorum...."
Ben burada sizlerle sadece bir kaç bahaneyi sıraladım. Sizler kendinize özgü bahanelerinizi elinize
bir kağıdı alarak sıralayabilirsiniz. En azından bunu yapacak cesaretiniz vardır. Eğer buna
cesaretiniz yoksa, yazının bundan sonra ki kısmını da okumanıza gerek yok. Zira bundan sonra
yazacaklarım sizin canınızı sıkabilir. Neden mi? Çünkü siz kitap okumuyorsunuz. Çünkü sizin
yeni bilgilere ihtiyacınız yok, siz dünya ya gelir gelmez " Mükemmel" bilgi(ler)yle dolu bir şekilde
geldiniz. Yeni şeyler öğrenmek size göre bir iş değil aslında. Eğer tüm bunları düşünüyorsanız,
çok büyük bir yanılgı içerisindesiniz demektir. Bir çok yer de yayımlanan istatistikleri burada
bahsetmiyeceğim. Çünkü siz kitap okumadığınız için o bilgiler sizin hiçbir işinize yaramayacaktır.
Kitap okuyan toplumlar herkesin malumudur ki ilerlemiş toplumlar olarak nitelendirilirler. Fakat
bu bizde öyle değil. Bizde ilerlemenin göstergelerini sıralayalım hep beraber, bakalım listemizde
nelerimiz varmış;
istemedim. Nasıl olsa bu saydığımız şeyler umrumuzda değil. Fakat sizlere şunu söyleyeyim
şimdi analatacaklarımı biraz olsun umursayın;
Tüm bunları okuduktan sonra sanırım neden çok kitap okumamız gerektiğini anlamış olmalısınız.
Sağlıcakla....
sadece elinizden geleni yapmanız yetmeyecektir çoğu zaman... sizden daha fazlasını isteyecektir.
Ki o zaman kitap okumanın kıymeti anlaşılabilsin.
Neden bir çoğumuz kitap okumaktan uzak duruyoruz? Bu soruyu kendinize bir sorun isterseniz.
Ama bir çok cevap birbirinin aynısı olacaktır " Vaktim yok, çok yoğunum, yavaş okuyorum...."
Ben burada sizlerle sadece bir kaç bahaneyi sıraladım. Sizler kendinize özgü bahanelerinizi elinize
bir kağıdı alarak sıralayabilirsiniz. En azından bunu yapacak cesaretiniz vardır. Eğer buna
cesaretiniz yoksa, yazının bundan sonra ki kısmını da okumanıza gerek yok. Zira bundan sonra
yazacaklarım sizin canınızı sıkabilir. Neden mi? Çünkü siz kitap okumuyorsunuz. Çünkü sizin
yeni bilgilere ihtiyacınız yok, siz dünya ya gelir gelmez " Mükemmel" bilgi(ler)yle dolu bir şekilde
geldiniz. Yeni şeyler öğrenmek size göre bir iş değil aslında. Eğer tüm bunları düşünüyorsanız,
çok büyük bir yanılgı içerisindesiniz demektir. Bir çok yer de yayımlanan istatistikleri burada
bahsetmiyeceğim. Çünkü siz kitap okumadığınız için o bilgiler sizin hiçbir işinize yaramayacaktır.
Kitap okuyan toplumlar herkesin malumudur ki ilerlemiş toplumlar olarak nitelendirilirler. Fakat
bu bizde öyle değil. Bizde ilerlemenin göstergelerini sıralayalım hep beraber, bakalım listemizde
nelerimiz varmış;
- Sahip olduğunuz cep telefonu- Eğer siz bir çok kişinin alamayacağı, pahalı telefonunuz varsa; başkalarına göre ileride birisiniz.
- Sahip olduğunuz araba- markası- Eğer sizin arabanız diğerlerinin sahip olduklarından daha üstün özellikleri var sa siz diğerlerine göre ilerde birisiniz.
- Kahvede hesabı başkalarına bırakmışsanız- Eğer siz kahvede oynadığınız kağıt, tavla, okey vb. gibi eğlence türü oyunlarda hesabı başkalarına ödetiyorsanız, ileri, bilgili, kültürlü birisiniz.
- Hayatınız boyunca kaç manitanız oldu sorusuna sayısını hatırlamıyorum diye cevaplayabiliyorsanız siz ileri bir insansınız
- Yukarıda ki madde eğer kızkardeşiniz için sorulduğunda "Onun kafasını patlatırım, otursun oturduğu yerde" türünde şiddet içeren cümleler sarfediyorsanız siz ileri bir insansınız.
istemedim. Nasıl olsa bu saydığımız şeyler umrumuzda değil. Fakat sizlere şunu söyleyeyim
şimdi analatacaklarımı biraz olsun umursayın;
- Japonlar II. Dünya savaşında yerle bir olmasına rağmen- ki o zamanlar T.C. devleti Japonyaya göre 22 yıl ilerde bir devlet- Japonya bugün bizi çoktan geçmiş durumda, kişi başı gelirleri 30 bin ABD doları. Bu gün itibariyle Türkiye de kişi başı gelir 5 bin dolarları daha yeni geçti.
- Aynı dönemlerde Almanya yerler bir olmuş vaziyetteyken, şu an dünyanın ilk 5 ekonomisi olmuş sa oturup düşünmek gerek.
- 35 yıllık mazisi olan Güney kıbrısın kişi başına milli geliri 15 bin dolar ken bizim milli gelirimiz yukarda da belirttiğimiz gibi daha yen 5 bin dolara ulaştı.
- Hep eleştirdiğimiz İran bile kendi uzay mekiklerini kendisi uzaya fırlatacak teknolojiye sahipken Türkiyemizin bu seviyeye daha gelmediğini,
- Hindistanı bir çoğumuz geri kalmış bir ülke olarak bilir, fakat hindistan 2005 yılı itibariyle yaptığı yazılım ihracatı 8 milyar dolar iken aynı dönemde Türkiye 150 bin dolarlık yazılım ihraç ettiğini,
- Konya ovası büyüklüğündeki Norveçin bir yılda yaptığı orman ürünleri ihracatını Türkiye ancak 13 yılda yapabileceğini
Tüm bunları okuduktan sonra sanırım neden çok kitap okumamız gerektiğini anlamış olmalısınız.
Sağlıcakla....
Yorumlar
Yorum Gönder